Modern Prens
Antonio
Gramsci (1891-1937) İtalyan Komünist Partisi’nin kurucu üyelerindendir. 1926’da
Mussolini ve faşizm eleştirilerinden ötürü hapse atılır ve kalan ömrünü hapiste
geçirir. Faşist iktidarın sansür ve baskı koşullarında yazmayı sürdüren Gramsci
hapisteyken, aralarında Modern Prensi’nde bulunduğu çığır açıcı notlar kaleme
alır. Bu notlarda Gramsci siyaset felsefesi kadar sosyal bilimlerin de
yıllardır tartıştığı netameli bir ismi ve onun en hararetli eserlerinden birini
eleştirel düşüncenin kadrajına alıyor: Machiavelli ve Prens. Tarihsel, felsefi
ve siyasal kanallardan beslenen bu parlak eleştiri Machiavelli’nin tartıştığı
Prens figürünü bir tür yeniden yorumlama işlemine tabi tutar ve buradan da
Modern Prens figürüne varır: Gramsci’nin Machiavelli’den ilhamla ete kemiğe
büründürdüğü bu Modern Prens kimdir? Tıpkı Machiavelli’nin Prensi gibi
Gramsci’nin Modern Prensi de lanetlenecek, ahlâken mahkûm edilecek bir kötülük
timsali midir? Hukuki ve siyasi bir imge mi yoksa somut ve tarihsel bir kişilik
midir? Modern Prens kapitalist dünyanın kaidelerini dönüştürecek bir fail,
kolektif bir irade ya da bir özne midir?