Sultanı Öldürmek
Şah damarından da yakında bir katil.
Amerika’da yaşayan başarılı tarih profesörü Nüzhet, Fatih döneminde işlendiğini düşündüğü, tarihe bakışı değiştirebilecek büyük bir siyasi cinayeti aydınlatma gayesiyle döndüğü İstanbul’da sapında Fatih Sultan Mehmet’in tuğrası bulunan mektup açacağıyla öldürülür. Nüzhet’in eski sevgilisi, psikojenik füg hastası Müştak’ın katilin bizzat kendisi olabileceğine dair ciddi şüpheleri vardır.
Babalarını öldürmeyen çocuklar hiçbir zaman büyüyemezler
Sultanı Öldürmek, günümüzde geçen ve postmodern bir anlatıdan izler taşıyan diliyle hayli sürükleyici, zengin bir roman. Ahmet Ümit bu sefer Osmanlı’nın artık bir imparatorluğa dönüştüğü, zaferlerle birlikte daha cazip gelen iktidarı elde etmek için ihanet ve entrikaların yaygınlaştığı bir dönemi hikâyesine fon olarak seçiyor. Geçmişin ve günümüzün katilleri kurguda iç içe geçiyor.
Biri sizi cinayet işlemekle suçladığında deliller bulur, tanıklar gösterir, bunun bir iftira olduğunu kanıtlamaya çalışırsınız ama sizi itham eden kişi bizzat kendinizseniz, ne yaparsınız?”